Postkolik oynadı: Watch Dogs 2

Watch Dogs 2 son dönemde çıkan video oyunları arasında en başarılı open world action-adventure oyunlarından biri. Özellikle de ilk Watch Dogs oyununu oynamış ve devasa hayal kırıklığı yaşamış olanlar varsa hiç endişelenmesinler, Watch Dogs 2 sadece ilk oyunun üstüne çıkmakla kalmıyor, franchise’ın geleceğini de kurtarıyor!
Serinin ilk oyunu Chicago’da geçiyordu, bu defa mevzu yepyeni karakterlerle San Francisco’ya taşınmış. İki şehri de gezip görme fırsatını elde etmiş biri olarak şunu söyleyebilirim; ilk oyundaki Chicago ne kadar gerçekten uzak, soğuk ve sıkıcıysa yeni oyundaki San Francisco o derece muhteşem! Bu tarz oyunlarda ister istemez yaşanan şey GTA serisiyle kıyasa gidilmesidir, GTA V’in Los Santos’u ne kadar cıvıl cıvıl ve “yaşayan” bir şehirdi hatırlarsınız, Ubisoft da çıtanın ne kadar yüksek olduğunu fark etmiş ve elinden gelen tüm çabayı mükemmele yakın bir San Francisco inşa etmek için ortaya koymuş, sonuç? Bu şehirde olmak muhteşem!

Watch Dogs 2’nin sokaklarında gezmek en az arabayla turlamak kadar tatmin ediyor. Farklı semtlerin değişen dokuları, sokaklardaki insanların davranışlarına kadar yansıyor. Belalı bir mahallede her an rastgele bir çatışma çıkabilirken şehir merkezinde yer alan ultra lüks bir mekanda pilates yapan insanlar görmeniz mümkün. Modern hayat, tıpkı olması gerektiği gibi farklı dokularıyla ve organik bir gerçeklikle oyuna aktarılmış. NPC yapay zekası gerçekten de şaşırtıcı olaylar yaşamanıza yol açabiliyor. 

Oyunun hikaye kurgusu hiç fena değil; ancak en önemli artısı birbirinden eksantrik karakterleri. Watch Dogs 2 maceranız başladıktan kısa bir süre sonra dahil olacağınız Dedsec ekibinin üyeleri birbirinden renkli simalar ve kısa sürede bu hacker çetesiyle kurduğunuz bağ sayesinde oyunun hikayesi sizi daha da içine çekiyor. Bir hacker grubu dediğimize bakmayın, Dedsec aslında bir sivil toplum kuruluşu gibi görev yapıyor ve büyük bilişim firmalarının sıradan insanların üzerindeki etkisine merceği tutuyor. İnternette bıraktığınız sanal izlerin sizin hükümetler tarafından fişlenmenizden tutun da özel bilgilerinizin toplum mühendislerinin elinde bir manipülasyon aletine nasıl dönüştüğünü oldukça akıcı ve anlaşılır bir biçimde işliyor. Oyun oynarken “aydınlanma” yaşayacağınız ender deneyimlerden biri Watch Dogs 2. 

Bir Ubisoft oyununa başlamadan önce yaşanan bazı çekinceler vardır. Özellikle de son yıllarda çıkan oyunlarının birer bug deryası olması münasebetiyle Watch Dogs 2’ye mesafeli yanaşabilirsiniz ancak telaşa mahal yok. Watch Dogs 2, Ubisoft’un uzun zamandır piyasaya sürdüğü en başarılı oyunlardan. Firma elbette patch’lerle oyunu destekliyor ancak kabaca 50 saat süren Watch Dogs 2 maceramda gözüme takılan en ufak bir aksama olmadı. Gameplay de gerçekten akıcı ve başarılı. Araç kullanımı kısacık bir alışma süresi istese de birkaç saat içinde aracınızın hacmine göre kontrolü nasıl ayarlayacağınızı hemen kapıyor refleksleriniz. Silah kullanımı da oldukça esnek ve başarılı, pek çok farklı kalibrede silah elinizin altında ve her biri gerçekten de akıcı bir oyun deneyimine yatkın seçenekler. En merak ettiğimiz şeyse oyundaki “hack” kabiliyetinin ne seviyede olacağıydı. İlk Watch Dogs oyunundan sonra bu alanda da devrim niteliğinde ilerlemeler kaydetmiş yapımcılar. Şehir şebekesinden tutun da römorklu araçların taşıdıklarına, mekanların güvenlik sistemlerinden trafikteki araçların kontrolüne, devasa vinçlerden tutun da yanınızdan geçip gidenlerin banka hesaplarına kadar her şey birkaç tuşla sizin kontrolünüzde. Kendinizi sadece bir hacker gibi değil, San Francisco’nun kralı gibi hissedeceksiniz. Oyunun multiplayer modları da oldukça eğlenceli. Özellikle de iki müttefik hacker olarak Dedsec adına baskınlar düzenlemek müthiş eğlenceli. Tabii oyunun bir de hacker’ın hacker’a kırdırıldığı invasion mod’u olduğunu hatırlatalım! 

Oyunun grafikleri mükemmel seviyede, özellikle de deniz kenarında, renkli caddelerde, Çin mahallesinde ve aktif hava durumu dönüşümlerinin yaşandığı anlarda Watch Dogs 2 adeta parlıyor! Oyunun renk paletinin zenginliği de görsel kimliğine destek veren bir başka unsur. Karakter animasyonlarının gerçekçiliği kadar birbirinden farklı tarzlardaki kıyafet opsiyonları da gerçekten mükemmel. Karakterinizi istediğiniz şekilde giydirebilmeniz ve bol seçeneğe sahip olmanız cidden önemli, bu kadar uzun süre mesai harcayacağınız bir oyunda sürekli sabit bir kostümle oynamak sıkıcı olabilirdi. 

2016'yı geride bırakmaya çok yaklaştığımız şu günlerde Watch Dogs 2 gerçekten de oynamadan geçilmemesi gereken oyunlardan. Bu sıralar kendinize ya da oyunsever bir sevdiğinize yılbaşı hediyesi almaya niyetliyseniz Aral Game'in Watch Dogs 2 kampanyasını kaçırmamanızı öneririz.