Matthias Goerne ile müzik ziyafeti

Pek çoğunuzun bildiği üzere Klasik Batı Müziği, genelde yüksek kültür seviyesi ile bağdaştırılan, halk müziklerinden net çizgilerle ayrılmış, Batı Avrupa kökenli ve ağırlıklı bir müzik türü. Fakat bu dediklerimiz sizi kesinlikle korkutmasın; Klasik Batı Müziği aynı zamanda toplumun her kesimine hitap edebilecek kadar da derin bir inceliğe sahip. 
Müzik otoriteleri, Klasik Batı Müziği’nin en önemli dönemlerinden birinin barok müzik dönemi olduğunu söyler. Johann Sebastian Bach, Antonio Vivaldi, Jean-Baptiste Lully, Arcangelo Corelli, Claudio Monteverdi, Jean-Philippe Rameau, Henry Purcell, George Frideric Handel ve Georg Philipp Telemann gibi bestecilerin eserlerini kapsayan bu dönem, gerçekten de muhteşem eserlere ev sahipliği yapmıştır.
17 Şubat’ta İş Sanat’ta ağırlayacağımız Freiburg Barok Orkestrası, işte bu türün en iyi icracıları arasında gösteriliyor. 60 CD’yi aşan diskografisiyle sayısız ödül kazanan orkestra, müzik çevrelerinde “Freiburglular” olarak da anılıyor. 17. sezona bomba etkinliklerle giren İş Sanat, Gottfried van der Goltz yönetiminde bu önemli orkestrayı İstanbul’da ağırlıyor. Üstelik de dünyaca ünlü bariton Matthias Goerne ile birlikte!

OPERANIN ÇILGIN BARİTONU
Bariton; bas ve tenor insan sesleri arasında bulunan erkek insan sesi tipine deniyor biliyorsunuz. Etimolojik olarak Yunanca “derin” veya “ağır sesli” anlamındaki kelimelerden geliyor. 1967 Almanya doğumlu Matthias Goerne de önemli bir bariton. Kendisi aynı zamanda başarılı bir lied şarkıcısı. Lied ne mi demek? Almanca şarkı anlamına gelen ve insan sesi için bestelenmiş bir şarkı türü olan lied, lirik, kısa şiirler üzerine bestelenir ve şiir ile müzik aynı önemde birleşir. Daha çok piyano eşliğinde solo olarak söylenir ve dinlemesi gerçekten de müthiştir.
Eğitim hayatını Leipzig’de klasik müzik üzerine tamamlayan Matthias Goerne, 1997 yılından itibaren operalarda sahne alıyor. Goerne genç yaşına karşın, tabiri caizse opera sahnesinin tozunu yutmuş isimlerden biri. Royal Opera House ile Covent Garden’da (Londra) Teatro Real ile Madrid’de, Paris National Opera, Vienna State Opera ve Metropolitan Opera ile de New York’da defalarca sahne almış, rüştünü ispatlamış bir değer. Bugüne kadar özenle seçtiği roller arasında Wolfram (Tannhäuser), Amfortas (Parsifal), Kurwenal (Tristan) ve Orest (Electra) bulunuyor. Ayrıca Alban Berg'in Wozzeck’inde, Bartók'un BluebeardCastle’ında, Hindemith'in Mathis der Maler and Reimann’ın Lear’ında da başrol oynamış bir isim.
2001 yılında Londra Kraliyet Akademisi tarafından onur ödülüne layık görüldüğünden beri Londra’da yaşayan Goerne, büründüğü her karakteri adeta opera sahnesine kazırcasına yaşamasıyla meşhur. Hem ses hem yetenek var anlayacağınız... Herhangi bir rolde değilken, sadece ses sanatçısı olarak sahne aldığı performanslarda bile o anı ne kadar tutku dolu ve derinden yaşadığına, kendisinin videolarını izleyerek tanık olabilirsiniz. Ama bizim daha iyi bir önerimiz var! Biletleri İş Sanat Kültür Merkezi ve Biletix üzerinden satışta olan ve 17 Şubat’ta gerçekleşecek konsere giderek, hayatınız boyunca unutamayacağınız bir klasik müzik şölenine bizzat, canlı canlı tanıklık edebilirsiniz! Karar sizin...

30 YILDIR SAHNE ALIYOR
Efsaneye göre her şey, 1985’te yeni yıl akşamında başladı. Freiburg Müzik Okulu’ndaki birkaç öğrenci heyecanla bekledikleri yeni yılı eski dönem enstrümanları kullanarak çaldıkları Barok bestelerle kutlamak istediler ve bir grup kurdular. İki yıl süren yoğun araştırma ve hazırlık sürecinden sonra birbirinden istekli ve yetenekli müzisyenleri bir araya getiren topluluk, ilk kez 8 Kasım 1987 akşamı “Freiburg Barok Orkestrası” adı altında bir araya geldi ve Burgheim Kilisesi’nde konser verdi. Aradan geçen 30 sene içerisinde klasik müziğe adını altın harflerle yazdıran orkestra, Grammy ödüllü kontrtenor René Jacobs ile gerçekleştirdikleri Mozart Idomeneo kaydıyla German Record Critics Award ödülü de kazandı.