Postkolik_Loader
Haberi Paylaş!
MÜZİK
03/05/2018

İtalyan yıldız Nina Zilli, 10 Mayıs'ta İş Sanat sahnesinde

Nina Zilli, 10 Mayıs akşamı İş Sanat’ta olacak. İtalya’nın önemli seslerinden Zilli, son albümü Modern Art’ın dünya turnesi kapsamında ilk defa Türk hayranlarıyla buluşuyor.


Güzel yıldız Nina Zilli ile röportajımıza başlamadan önce, sizlere kariyeriyle ilgili bir özet geçelim. Gerçek adı Maria Chiara Fraschetta olan Nina Zilli, ilk çıkışını 2009’da piyasaya sürdüğü 45’liği “50mila” ile gerçekleştirdi. Bu 45’liğin hemen ardından 2010 yılında yayınlanan “Sempre Lontano” albümüyle büyük bir başarı yakalayan İtalyan müzisyen, 2012 Sanremo Müzik Festivali’nde, İtalya’yı Azerbaycan’ın Bakü şehrinde düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması’nda temsil etmek üzere seçildi ve yarışmaya “L’amore è femmina” (Out of Love) şarkısıyla katıldı.
İtalyan yıldız, ikinci albümü L’amore è femmina’yı ise 2012’de yayınlandı. Ardından üç yıl sonra Sanremo Müzik Festivali’nde üçüncü albümü Frasi & Fumo’da yer alan “Sola” şarkısıyla yarıştı. Italia Got Talent adlı televizyon programının altıncı sezonunda jüri üyeliği yapan şarkıcı, geçtiğimiz sene son albümü Modern Art’ı yayınladı. Nina Zilli, Modern Art’ın dünya turnesi kapsamında 10 Mayıs’ta Türkiye’deki ilk konserini İş Sanat sahnesinde verecek. 38 yaşındaki müzisyenle kariyerini, son albümünü ve Türkiye konserini konuştuk.

50mila, Ferzan Özpetek’in Serseri Mayınlar filminde kullanıldığı için Türkiye’de en bilinen şarkılarınızdan biri. Şarkınızı bir filmde dinlemek nasıl bir duyguydu?
Kelimelerle anlatmak çok zor. Plak şirketim bana büyük bir sürpriz yaptı ve hiçbir şey söylemeden Serseri Mayınlar’ın fragmanını yolladı. Fragmanda kendi sesimi duyduğumda neredeyse sandalyeden düşüyordum. Ferzan Özpetek, gerçekten de nasıl film yapıldığını iyi bilen çok yetenekli bir yönetmen. Onun filminin bir parçası olmak benim için onur verici... Bu şarkının aşk ve mücadeleyle ilgili mutlu bir müziği var; ama aslında sözleri hüzünlü. Tam da Ferzan Özpetek filmlerinde olduğu gibi...


Birçok kez Sanremo Müzik Festivali’nde yer aldınız. Bu festival sizin için ne ifade ediyor?

Küçüklüğümden beri Sanremo Festivali’ni çok severdim. Beş yaşımdayken ailemle birlikte televizyonda izlediğimi hatırlıyorum. Hatta anneme defalarca, oraya çıkacağım ve şarkı söyleyeceğim, dedim. Annem de bana her seferinde gülerdi. 2010 yılında sahnedeydim ve mutluluktan ağladım.

Ülkenizi 2012’de Eurovision şarkı yarışmasında temsil ettiniz. Yarışmaya katılmaya nasıl karar verdiniz?
Eurovision yarışmasını Sanremo’nun Avrupa versiyonu olarak değerlendiriyorum. Bence Avrupa’yı müzik çatısı altında birleştirmenin harika bir yolu ve güçlü bir şekilde koordine edilirse bu yarışmanın müzik piyasası için çok ilginç olabileceğini düşünüyorum.

Müzik kariyeriniz boyunca birçok ödül de aldınız. Bu ödüller arasında şu ana kadar sizin için en özel olanı hangisi?
Müziğin her şeyden önce bir paylaşım olduğuna inanıyorum, ama tabii ki kazanılan ödüller kendinizi iyi hissettiriyor. Benim için en önemlisi “Premio Mia Martini” ödülüydü. Eleştirmenlerden geldi ve ödülü şimdiye kadarki en büyük kadın İtalyan şarkıcı Mia Martini ile paylaştım.

Televizyon projelerinde sunucu olarak da yer aldınız. Müzik dışında bu tarz projelerde sizi görmeye devam edecek miyiz?
Tabii ki. Italia’s Got Talent ve MTV dışında müzikal çalışmalardan fırsat bulduğumda kendi radyo programımı da yapmayı düşünüyorum. Adı “Stay Soul” olacak. Hayatımda en sevdiğim şarkılardan oluşan bir liste oluşturmak ve şarkıcılar ile ilgili birçok hikâye anlatmak istiyorum.

Sahneye çıkmadan önce yaptığınız özel bir ritüeliniz var mı?
Şarkı söylemeye aşığım çünkü sonunda dinleyicimle buluşacağımızı ve şarkılar aracılığıyla bir olacağımızı biliyorum. Sesimi hazır hale getirmek için sadece 20 dakikaya ihtiyacım var. Sonrasında orkestramla bir araya geliyor ve etrafımdakilere sarılıp enerjilerini hissediyorum.

Türkiye’ye gelmek ve konser vermek sizin için nasıl bir duygu?
Türkiye’de şarkı söylemek için sabırsızlanıyorum, birçok insanın benim çalışmalarımı takdir ettiğini biliyorum. Birkaç yıl önce Bodrum’da 50mila’yı duymuştum!!! Bodrum’da deniz kenarındaydım ve çok heyecanlanmıştım. Ülkenizi, kültürü, harika manzaraları, sahili ve insanları çok sevdim. Müzik her zaman, kültürel farklılıkları daha iyi anlamamızı sağlar ve her zaman yeni bir şey yaratır. Bir sanatçı olarak kültürünüzü tekrar hissetmek için sabırsızlanıyorum.